Konut Kredisi Faiz Oranlarında Büyük Düşüş Mü? Uzmanlardan İndirim Beklentisi!

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) politika faizinde yapmayı planladığı muhtemel indirim, finans sektörünün dinamiklerini değiştirmeye aday görünüyor. Üreticiler ve yatırımcılar için bu gelişmelerin getirebileceği fırsatlardan bahseden Denge Değerleme Genel Müdür Yardımcısı Latif Aksoy, Temmuz 2025'ten önceki dönemde politika faizi indirimi ile konut kredisi piyasasında hazırlıkların başladığını belirtti.

FAİZ İNDİRİMİ İÇİN ELVERİŞLİ BİR GÖRÜNÜM VAR

Merkez Bankası'nın enflasyon hedeflerindeki ısrarcı duruşunun ve gerektiğinde tüm araçların devreye alınacağına dair verdiği sinyallerin önemli olduğunu vurgulayan Aksoy, "Enflasyon verilerinin düşüş eğiliminde olması, ortalama fonlama maliyetlerinin yüzde 46’nın altına gerilemesi ve Türk Lirası referans faiz oranındaki azalış, faiz indirimine olanak tanıyan bir ortamın oluşmasına zemin hazırlıyor. Ayrıca jeopolitik risklerin kalıcı bir ateşkesle hafifletilmesi bu süreci destekliyor" ifadelerini kullandı.

KONUT KREDİSİ NE ORANDA AZALABİLİR?

Kısa vadeli beklentiler üzerinde durarak sözlerine devam eden Aksoy, “Temmuz ayında 300-350 baz puan civarında bir indirim beklentisi var. Finans sektörü, konut kredisi indirimine yönelik adımların atılması için zamanın geldiğini hissediyor ve hazırlıklarını bu doğrultuda sürdürüyor. Daha önce yılbaşında yüzde 2,59 seviyesine inen konut kredisi faizleri, Mart ayındaki artışla birlikte yüzde 3-3,5 arasında seyretmeye başlamıştı. Haziran ayındaki toplantıda faiz oranları sabit kalsa da bazı finans kuruluşları şu günlerde yüzde 2,89 seviyelerine kadar düşüş gösterdi. Merkez Bankası'nın 350 baz puanlık bir indirim gerçekleştirmesi durumunda, konut kredisi faiz oranlarının ilk aşamada yüzde 2,80 seviyelerine çekilmesi muhtemel. Eğer ilave faiz indirimleri gerçekleşirse, yüzde 2 seviyelerindeki kampanyalara şahit olabiliriz" şeklinde konuştu.

KONUT YATIRIMI GETİRİ SAĞLAMAYA BAŞLADI

Konut kredisi faiz oranındaki azalışın fiyatlar üzerindeki etkisini değerlendiren Aksoy, "Faiz oranlarının düşüşü, konut fiyatlarının hedeflenen enflasyonu aşmaması için önem taşıyor. Ancak son iki yılda enflasyonun altında kalan konut enflasyonu göz önünde bulundurulduğunda, makul bir artış risk teşkil etmeyecek ve bu bağlamda konut kredisi faizlerinin temkinli bir düşüşle devam edebileceği anlaşılıyor. Konut yatırımı, henüz yıllık bazda reel kazanç sağlamasa da aylık olarak olumlu sinyaller vermeye başladı” açıklamalarında bulundu.

İLK EV KREDİSİNDE DAHA UYGUN FAİZ ORANI

Finans sektöründeki 350 baz puanlık indirim beklentisi, konut kredisi kampanyalarının yeniden canlanma ihtimalini artırıyor. Aksoy, “İlk ev sahibi olacaklar için, standart kredi paketlerinin yanında yüzde 1,2 gibi bir faizle sunulacak yeni bir kredi paketinin piyasada önemli bir hareketlenme yaratma potansiyeli var. Faiz oranlarının azalması, konut satışları içerisindeki ipotekli satış oranını artıracaktır. 2013’ten pandemi dönemine kadar ipotekli satışların payı yüzde 25-30 seviyesinde seyrederken, geçen yıl bu oran yüzde 6’ya düşmüştü. Şu an yüzde 15 seviyelerine gerileyen oranda bir artış gözleniyor" dedi.

KONUT ARZINDA SORUN YAŞANABİLİR

Faiz düşüşünün konut stoku üzerindeki etkilerine dikkat çeken Aksoy, "Piyasada beklenen canlanmanın konut inşaatlarına da hız kazandırması bekleniyor. Geçtiğimiz bir yıl içerisinde inşaat maliyetlerinin en düşük seviyelere gerilemesi, konut üretimi açısından önem taşıyor. Türkiye’de yıllık konut üretimi 700-800 bin civarında olduğu göz önünde bulundurulduğunda, mevcut stokun erime noktası, fiyat istikrarı açısından kritik bir öneme sahiptir. Aile yapısındaki değişim ve yalnız yaşamların artışı talebi artırıyor, bu da gerekli konut miktarını artırıyor. Bu nedenle yapı izinlerinin çoğalması ve boş konut stokunun talebi karşılayacak düzeyde olması, arz-talep dengesinin sağlanması açısından elzem" şeklinde söyledi.

Eğer Faiz Düşerse Konut fiyatları Artar mı?

“'Eğer faiz düşerse, fiyatlar artar' anlayışının aslında birçok faktöre bağlı olduğunu belirten Aksoy, "Yeterli konut üretimi ve arzın varlığı halinde, kredi faizlerindeki düşüş, fiyat artışına neden olmadan alıcıların bütçesini zorlamadan konut yatırımcıları için gerçek bir teşvik olarak işlev görebilir" diye sözlerine devam etti.

ASGARİ ÜCRET ARTIKLARI

“Merkez Bankası'nın faiz politikası aşağı yönlü devam ederken, mart ayında yaşanan siyasi gelişmeler neticesinde yaşanan faiz artışından sonra kalıcı bir indirim süreci için uygun bir ortam oluşmuştur. Yıl sonu enflasyon hedefleriyle uyumlu olacak şekilde ardışık üç ya da dört toplantıda indirim yapılması öngörülmektedir" şeklinde açıklamalarına devam eden Aksoy, asgari ücret artışlarının da bu süreci etkileme potansiyeli olduğunu ifade etti.