Trabzon ve Giresun'da 'Kanser' Tehlikesi! Prof. Dr. Açıklıyor: 9 Bin Tonluk Madende Neler Oluyor?
Karadeniz'de sağlık tehdidi! Uzman isimden endişe verici uyarılar! Resmi verilerle belirlenen 9 tonluk dünyanın en değerli madeni, Trabzon ve Giresun'da 'kanser' riski oluşturuyor! Prof. Dr. bu durumu detaylandırdı...

Doğu Karadeniz’deki yüksek kanser oranları üzerine yapılan tartışmalara son verebilecek çarpıcı bir iddia, ünlü jeolog Prof. Dr. Osman Bektaş’tan geldi. Bektaş, bölgede meydana gelen kanser vakalarının kaynağının Maden Tetkik ve Arama (MTA) tarafından kaydedilen 9 bin 196 ton uranyum rezervi olabileceğini dile getirdi. Daha da endişe verici olan ise, kanser ölümleriyle gündeme gelen Doğankaya Mahallesi’nin, bu uranyum yataklarının hemen kuzeyinde konumlanması.
KAYNAK BELİRLENDİ: 9.196 TON URANYUM REZERVİ
Prof. Dr. Osman Bektaş, sosyal medya üzerinden gerçekleştirdiği son paylaşımda, tehlikenin boyutlarını resmi bir kaynakla destekleyerek açıkladı. Bektaş, MTA'nın 1990 yılına kadar Giresun-Şebinkarahisar bölgesinde gerçekleştirdiği incelemelerde, dünyadaki en değerli madelerden biri olan 9.196 ton uranyum rezervi bulunduğunu ifade etti. Uranyum, ekonomik değerinin yanı sıra, stratejik bir öneme de sahiptir. Nükleer teknolojinin temel hammaddesi olan bu madde, önemli madenler arasında yer alıyor.
KANSERİN TEMEL SEBEBİ: RADON GAZI NASIL DAĞILIYOR?
Prof. Dr. Bektaş, uranyum rezervleri ile kanser arasındaki bağlantıyı net bir dille açıklıyor:
"Ayrışan magmatik kayaçlar yüksek derecede radyoaktif özellik taşır ve havaya, suya, toprağa radon gazı yayar. Radon, kanserin başlıca sebebidir."
Yani, yer altındaki bu devasa uranyum rezervi zamanla bozulup, kokusuz ve renksiz olan Radon gazını toprak, su ve soluduğumuz hava ile bir araya getiriyor. Bu da akciğer kanserinin en önemli tetikleyicilerinden birini oluşturuyor.
KANSER RİSKİ YÜKSEK KÖY, URANYUM YATAĞININ YANINDA!
Prof. Dr. Bektaş'ın uyarısını daha da düşündürücü hale getiren durum, kanser vakalarıyla Meclis gündemine gelen Trabzon-Düzköy'e bağlı Doğankaya Mahallesi’nin, bu uranyum yataklarının hemen kuzey kısmındadır. Bu coğrafi yakınlık, mahalledeki yüksek kanser oranları ile bölgedeki doğal radyasyon arasında doğrudan bir ilişki olabileceği endişesini artırıyor.
UZMANDAN ACİL ÇAĞRI: "EVLER, SULAR, MAĞARALAR ÖLÇÜLMELİ!"
Bu ciddi durum karşısında acil bir eylem çağrısında bulunan Prof. Dr. Bektaş, "Kanser vakalarının sıklıkla görüldüğü Doğu Karadeniz Bölgesi'nde, toprak, su, evler ve turistik mağaralarda detaylı radon gazı haritalama çalışmaları yapılmalıdır." dedi.
Bektaş, tıp ve jeoloji alanlarının kesişim noktasında yer alan bu konunun halk sağlığını doğrudan etkilediğine dikkat çekerek, bugüne kadar Doğu Karadeniz’de kanser ile doğal radyasyon ilişkisini inceleyen kapsamlı bir araştırma yapılmamış olmasını da eleştirdi.